YEME BOZUKLUKLARI
Çocuklar için yemek gelişimsel bir basamaktır. Yemek alışkanlığı çocuğum duygu durumuna bağımsızlığına,bireyselleşmesine,motor gelişimine,ebeveynleri ile uzun dönem ilişkisine, ve hatta karakterinin oluşumuna yol açar.
18 aylıktan 2 yaşına,yani ‘hayır’ dönemine kadar çocuk,yetişkine karşı çıkmanın bir yolunu yemek konusunda bulur. Anne telaşlanır, korkar, kızar hatta suçluluk duyar. Böylelikle savaş başlamış demektir. Her öğünde bu tansiyon hissedilmeye,hatta gittikçe şiddetlenmeye başlar. Bir kısır döngüye giren durum çocuğun gittikçe daha az yemek yemesine yol açacaktır. Daha da önemlisi bu karşı koyma ve çatışma çocuğun diğer davranışlarına da yansıyacak; uyku düzeni,tuvalet eğitimi ve istekleri erteleme gibi konularda ebeveynler zorlanmaya başlayacaktır.
Bu dönemde anneler özellikle 3 konuda zorluk yaşarlar:
1- Yemek Seçme : Çocukların bu seçimleri uygulanması mümkün ve pratik ise değiştirmeye çalışılmamalıdır. Örneğin; süt gibi önemli besinleri kesinlikle reddediyorsa yiyecek alerjisi açısından değerlendirilmelidir.
2- Yemeyi Reddetme veya Ağızda Bekletme : Çocuk bağımsızlığını ilan etme yolunda ilk çabasını yemek seçerek veya reddederek dile getirir. Yeme konusundaki inatçılık özelliğini ön plana çıkarmak için en güzel yöntem ise lokmayı ağızda uzun süre tutmaktır.
3- Yemek Sırasında Ayağa Kalkma,Dolaşma:Yemek sırasında dolaşarak veya televizyon karşısında yemek istediklerinde çocukların bu isteklerine ebeveynler her seferinde cevap verirlerse bu davranış ister istemez alışkanlık haline dönüşecektir.
Ve daha sonra 3 ve 6 yaşları civarında,çocuk tat alma konusunda başka bir orjinal dönemden geçer; hep aynı şeyleri sevmeye ve yemeye başlar genelde makarna,pilav,patates kızartması,sosis ve tavuk ve hatta abur cubur yiyecekler...
6 yaşından sonra ise yeme davranışlarında sorun yaşayan ve bu davranışları artık pekişmiş bir çocuğun okul dönemi beslenme düzenini oturtmakda ebeveynler için olduça güç bir durum haline gelir.
YEME BOZUKLUKLARINDA GÖRÜLEN BELİRTİLER NELERDIR?
Erken çocukuk döneminden daha ileriki yaşlara kadar uzanan dönemlerde görülen belirtiler
-Kilo konusuna aşırı ilgi ve kaygı.
-Normal miktarda yese bile aşırı şişmiş hissetme.
-Gıda biriktirme veya atma.
-Başkaları ile birlikte yemekten kaçınma.
-Yemeklerden sonra banyoya sık gitme.
-Sosyal ortamlardan çekinme.
-Duygu durum dalgalanmaları.
-Aşırı düzeyde kendini eleştirme.
-Arkadaşlardan kaçınma.
-Önceki hoşlandığı etkinlikleri yapmama.
- Kilosu olmasa bile şişman hissetme.
- Açlığı inkar etme.
- Kusma
YEME BOZUKLUKLARININ NEDENLERİ
1- Toplumsal normlar sebebiyle yiyeceklere,vücut kilo kontrolüne ve fiziksel görünüşe aşırı ve yaygın odaklanma yemek yeme davranışını etkileyebilir.
2- Emosyonel nedenler ile çocuk çok veya az yemek isteyebilir.
3- Ebeveyn çocuğa tercihi dışındaki gıdaları da ısrarla sunarsa çocuk inatlaşarak reddedebilir.
4- Bozuk ebeveyn-çocuk ilişkilerinde ebeveyne başkaldırı olarak ortaya çıkabilir.
5- Gıdanın takılması sonrası yutma korkusunu ve yemekten kaçınmayı ortaya çıkarabilir (FAGOFOBİ)
6- Yaşam olayları (taşınma, okul değişimi, aile üyesinin veya sevdiği hayvanın ölümü, anne-babanın boşanması, yakın bir arkadaşı ile kavga etme veya arkadaşları içinde gülünç duruma düşme) etkileyebilir.
7- Yiyeceğin bol olması. Yiyecek bol ise,böyle bir ortam kilo alımı için müsaitlik oluşturabilir ve birey zayıflığı başarmak için kontrollü olmaya çalışıyor olabilir.
AİLELERE ÖNERİLER
- Örnek olunmalı ve örnek gösterilmelidir. (büyük kardeşten çok etkilenirler).
- Tehdit edilmemeli, zorlanmamalıdır.
-Beslenme olayına 1 yaşından önce katılmasına izin verilmelidir. Kendi kendine beslenme,çocukların kendilerine olan güveninin artmasını sağlar sorumluluk almasında olumlu etkisi olur.
- Geniş yiyecek seçeneği sunulmalıdır.
-Yemek zamanı neşeli geçmeli ve konuşmalar tüm aile bireylerini ilgilendiren konulardan seçilmelidir.
-Yemek saatinde farklı tutumlar sergilenmemeli, çatışmalardan kaçınılmalı, çocuk ebeveyn arasındaki ilişki düzeltilmelidir.
-Yemek için ayrılan zaman yeterli olmalıdır.
-Yemeğin hazırlanma şekli ve sunumu özendirici olmalıdır.
-Sandalyesinin yüksekliği, rahatlığı, masaya uzaklığı fiziksel özelliklerine uygun olmalıdır.
-İştahı göz önünde tutularak az yediğinde yemesi için ısrar edilmemelidir.
-Olumlu yeme davranışları, sözel olarak ödüllendirilmelidir.
-Kesin, kararlı ancak yumuşak bir disiplin sergilenmelidir.
-Tatlı, şeker, çikolata ancak yemeğini bitirdikten sonra verilmelidir.
-Yemek yerken kucakta oturmaktan ya da TV karşısında yedirmekten vs. kaçınılmalıdır.
-Anne baba kendini suçlamamalıdır. (Çocuk az ya da dengesizce beslendiğinde ebeveyn kendinden şüphelenmemelidir.)
- Çocukların yeme alışkanlıkları ile ilgili önceki kuşakların suçlamalarına izin verilmemelidir.
- Bütün gün atıştırmasına izin verilmemelidir. Bunun yerine oyun oynayarak ya da birlikte resim yaptırarak meşgul edilmelidir.
- Onun önünde çeşitli besinler tüketilerek örnek gösterilmeli ve tabağına mutlaka her defasında bir kaşık sebze koyulmalıdır.
- Çocuğa bir yemeğin az ya da çok,daima üç besinden oluştuğu öğretilmelidir. Bir sebze, protein (et,sebze,yumurta) ve süt ürünleri veya meyve…gibi.
- Anne baba kendi çocukluğunda sevdiği ve nefret ettiği şeylere dair örnekler vermelidir.
- Çocuğa ‘senin için hazırladığım bu yemeğin tadına bakarsan çok mutlu olurum’ denmeli ama asla ‘hadi benim içi ye’ denmemelidir.